Yeni bir ankete göre, yöneticilerin %90’dan fazlası, bu yıl ESG verilerine olan harcamalarını artırmayı planlıyor. Çoğunluğu, ESG verilerine yatırım yapmanın, rekabetçi kalabilmek veya rekabet avantajı geliştirmek için gerekliliğini kabul ediyor. Bu anket, iş ve finans piyasaları bilgi sağlayıcısı Bloomberg ile sermaye piyasaları danışmanlık ve araştırma firması Adox Research tarafından gerçekleştirildi.
Araştırma için Bloomberg ve Adox, Kuzey Amerika, Avrupa, İngiltere ve Asya Pasifik bölgelerinde 100’den fazla portföy yöneticisi, iklim riski yöneticisi ve veri yönetimi yöneticisi üzerinde anket düzenledi.
Araştırma, yöneticilerin %92’sinin ESG verilerine yıllık en az %10 oranında yatırım yapmayı planladığını ortaya koydu. Bu yöneticilerin yarısından fazlası ise harcamalarını en az %20 artırmayı bekliyor, %18’i ise ESG veri harcamalarının bu yıl en az %50 artmasını bekliyor.
Harcama artırma planları, çoğu yöneticinin ESG verilerini bir ana rekabet faktörü olarak gördüğü bir dönemde geliyor. Ankete katılanların %45’i, ESG verilerine erişimin, rakiplerinin yetenekleriyle başa çıkmanın temel bir gereklilik olduğunu belirtirken, %44’ü ESG verilerinin şirketlerinin rekabetçi farklılaşması için kritik olduğunu söyledi. Katılımcıların %10’u ise organizasyonlarının ESG verilerini öncelikle düzenleyici uyumluluk için kullandığını, sadece %1’i ise ESG verilerinin ürün veya pazarlama stratejileri için çok önemli olmadığını belirtti.
İlginç bir şekilde, anketin katılımcılarından neredeyse üçte ikisi (%64), ESG yetenekleri açısından rakiplerinin önünde olduklarını düşündüklerini belirtti, %28’i ise kendilerini geride gördü.
Bloomberg’da Global Kurumsal Veri İçeriği Başkanı Leila Sadiq şunları söyledi:
“Alternatif bir veri kaynağı olarak kabul edilen ESG verileri, finansal firmaların müşterilerine sundukları değerin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Yöneticiler, kendilerini farklılaştırmak ve müşteri ve düzenleyici taleplerini karşılamak için ESG veri edinimi ve yönetimine önemli stratejik yatırımlar yapıyorlar.”
Ankete katılanlar tarafından ESG veri harcamalarının öncelikli alanları şu şekilde belirlendi: ESG ölçütleri ve endeksler (%24), şirket tarafından raporlanan faktörler (%19) ve ESG puanları (%17). ESG veri sağlayıcısını seçerken en önemli kriter olarak veri kalitesi gösterildi, bunu kapsama alanının genişliği, maliyet ve entegrasyon kolaylığı takip etti.
Katılımcıların sadece %29’u, ESG veri ihtiyaçlarını değerlendirmek ve uygulamak için organizasyon genelinde bir yaklaşım kullandıklarını bildirdi. Daha fazla yönetici, iş birimlerinin bireysel olarak yönettiği merkezi olmayan bir çerçeve izlediklerini (%50’den fazla) belirtirken, %18’i ESG verilerini edinme ve yönetme konusunda resmi bir süreç olmadan rastgele bir yaklaşım kullandıklarını bildirdi.
Araştırma ayrıca yöneticilerin ESG verilerini yönetme konusunda karşılaştıkları zorlukları inceledi. Sürekli olarak evrilen ve yeni ESG veri içeriği, firmaların ESG veri yönetimlerinin en zorlayıcı yönü olarak belirtildi, bu durumu birden fazla ESG veri sağlayıcısının yönetimi ve ESG içeriğini mevcut varlık veya enstrüman verilerine bağlama izledi.
Bloomberg Veri Yönetimi Hizmetleri’nde Küresel Müşteri Hizmetleri ve Operasyonlar Başkanı Don Huff şunları söyledi:
“Bu araştırma, müşterilerimizin çoklu kaynaklardan büyük miktarda ESG verisini entegre etme zorluğu ile başa çıktığını doğruluyor ve sağlayıcılar arasındaki tutarlılığın eksikliği, veri kalite sorunlarına ve operasyonel aksaklıklara yol açabilir.”
Adox Research’ün Araştırma Direktörü ve Kurucusu Gert Raeves ise şunları ekledi:
“Firmalar, ESG verilerinin ana akım veri ve araştırma iş akışlarının bir parçası haline gelmesini planlıyorlar, ancak ESG verilerinin diğer finansal veri setleri gibi davranmaya başladığı bir dönemin henüz gelmediğini fark ediyorlar. Bu arada, teknik ölçeklenebilirliği ve veri şeffaflığını önceliklendiriyorlar, böylece analistlerin, yatırımcıların ve düzenleyicilerin doğru araçlara sahip olduğundan emin olabilirler; var olan veri setlerini temel ESG özellikleri ile seçmek, düzenlemek ve zenginleştirmek için.”